21 Ocak 2013 Pazartesi

Off

  Epey zaman geçti. Farkındayım. Unutmadım seni. Tembellikte değil bu yaptığım inan. Ne diyeceğimi nasıl diyeceğimi düşünme çabası bu sadece. Bu gün itibari ile altıaydörtgünlüksün. Mayısa az kaldı. Her akşam her sabah ve her zaman sana dokunuyorum, seninle konuşuyorum. Sende farkındasın zaten bunun. Dün odanı düzenlemeye başladık. Bir süre daha bu evdeyiz gibi görünüyor. Bizde ona göre planlar yapmaya başladık. Umarım seversin kızım odanı evini bizi...

  Özer amcan öldü. Kızımın hayattaki en yakın arkadaşını kendi ellerimle gömdüm. Günlerdirde bunu sana nasıl söyleyeceğimi nasıl yazacağımı düşünüyorum. Kimbilir kaç sene sonra okuyacaksın bu yazdıklarımı bilmiyorum. Ama yüzüne söyler gibi gözlerinin içine baka baka konuşur gibi yazıyorum sana kızım. Özer amcan gitti. Babanın 30 yılınıda alarak yanında. Beş yaşında kaldım. Yanlız kaldım. İçimi içime sığdırmaya çalışıyorum günlerdir. Kimseye diyemiyorum. Anlatamıyorum derdimi. Tutuyorum bakalım. Gittiği yere kadar. Keşke tanısaydın demicem çünkü ondan o kadar çok bahsedecem ki sana dilinden düşmicek adı. Sende onun gibi eşşek kafalı olucaksın biliyorum. Neyse. Azda olsa yüküm hafifledi gibi hissediyorum. Daha konuşuruz bunları.

  Sabırsızlıkla bekliyoruz seni bitanem. Umarım seni severken söylediğim böcek lafı rahatsız etmiyodur. Seni seviyorum.. baban...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder